Editör’den;
Merhaba Çocukluk çağı ağrıları tüm dünyada büyük bir halk sağlığı sorunudur. Ülkemizde her yıl 2500-3000 çocuk kanser tanısı amakta ve aileler ağrının en problemli semptom olduğunu, çocuklar hastane sürecindeki en korkunç ve anksiyete arttırıcı olayın ağrı olduğunu belirtmekteler. Etkin ağrı kontrolü ile mortalite oranları azalırken, ne yazık ki ağrı tedavisindeki yetersizlikler nedeni ile pek çok çocuk ağrıya sebep olan neden tedavi edildikten sonra yaşamlarının geri kalan yılların da ağrı çekmekte. Gerek kanser gerekse kanser dışı nedenlerle gelişen ve kronikleşen ağrı psikiyatrik bozukluklar, hiperaktivite bozuklukları, sosyal, eğitimsel ve mesleki yetersizlikler gibi pek çok değişikliklere sebep olabilmekte… Yetişkinlerin % 17 si ağrılarının çocukluk ve ergenlikte de olduğunu belirtmekte. Çocuk hastalarla uğraşan hekim ve sağlık personelinin ağrılı çocuğa yaklaşım, ağrı değerlendirilmesi, nörofizyolojisi konusunda yeterli bilgi ve deneyime sahip olmaması veya bu konu üzerinde daha az durmaları ve önemsememeleri tedavide başarısızlığın en önemli nedenlerindendir. Bu düşünceden yola çıkarak bu yıl ki bültenlerimizi Çocukluk çağında ağrıya ayırmayı uygun gördük. Çocuklarda ağrının değerlendirilmesini içeren ilk sayıdan sonra bu sayıda da Prof. Dr. Didem Akçalı bizlere ağrının tedavisini mümkün olduğunca özetledi. Yararlı olacağı umudu ile,